3 Eylül shark & Yolanda

Eylül 13, 2007



Bugün 3 Eylül, Türkiye’ye dönmeme çok kısa bir süre kaldı. Bugün yine bir başka Ras Mohamed günüydü. İlk dalış hiç istemesemde Marsa Bareika idi. Normalda Marsa Bareika, Ras Mohamed’in snorkel ve intro alanı. Tekneler genellikle dalış merkezleriyle iki akıntı dalışı ve bir şamandıra dalışı anlaşması yaptığı için, Ras Mohamed'de şamandura yapılacak sadece iki dalış bölgesi olduğu için her gün buraya geliniliyor. (İkinci alternatif Marsa Ghozlani)Bot’tan ilk atlanıldığında 5 dakika kadar derin mavi’de yüzüp reef’e geliniyor. Snorkel yaparken 2 eagle ray ve bir great baracuda görmeme rağmen, onun dışında da başka bir şey görmedim. Her ne kadar bu bölgede dalış esnasında yunus görülebileceği söylensede, ben bugüne kadar hiç görmedim. İngiliz bir baba, kızı, kızının erkek arkadaşı ve Sean’ın annesi dalıcılardı. Bende bu grubun videosunu çekecektim. Sean rehberdi.
Marsa Bareika’da adım başı küçük anemon’dan bol bir şey yoktu. 6 tane blue travelly, lionfish,bolca sea warm, kocaman istiridyeler vardı. Benim bu bölgede iki favorim var, birisi table coral (masa mercanı) gerçekten mükemmel bir mercan, fotoğraf, için de video için de tek kelimeyle kusursuz bir suje. Sanki antika bir havaya sahip görkemli eski bir ev gibi... Diğeri ise yine bir mercan topluluğu ve burayı yuva edinmiş glassfishler. Burada da video ve fotoğraf için eşsiz bir görüntü "gel çek beni" demekte. Dalgıç modelli bir fotoğraf için mükemmel bir dekor.
İkinci dalış neyse ki Shark&Yolanda idi. Brifing zamanı tüm dalıcıları onayıyla big blue yapmaya karar verdik. Shark Reef’te atladık, Snapper’ları görür görmez kendimi kaybettim, ters istikametteydiler, ama tutamadım yine gittim yanlarına, sonra biraz daha açıkta blackfin baracudaları gördüm, Sean tam ters istikamette açıkta batfisleri gördü, o tarafa doğru yol aldı, bir süre kendimi yırtsamda baracudaları işaret etmek için, sonradan enerjimi tüketmekten vazgeçip baracudaların keyfini çıkardım. Sonra grubun yanına döndüm, mavide ilerlerken kamera ile çekim yapmak için dalıcılara yaklaştıça herkesin tedirgin olduğunu farkettim, Sean’a doğru ilerleyip problem sinyali verdim ki o da çoktan anlamıştı, mavilikten herkesin tedirgin olduğunu...Böylelikle erkenden reef’e döndük, planladığımız ise her zaman ki gibi Yolanda reef’teki batık kalınıtlarına kadar mavi yapmak, sonra Yolanda Reef’in sonundan girerek, klozetlerin üstünden ilerleyerek, Satellite reef’de bir tur atıp, tekrar Yolanda’ya dönmek, 11 metre’deki mağaraya girip 4 metrede çıkıp deko yapmak, tüpte hava varsa da biraz daha ilerleyip 7 metredeki oyuktaki glassfishleri görüp dalışı bitirmek. Neyse Yolanda Reef’te soft mercanları falan çekerken, iyice geride kalmıştım ki, Sean’ın gel hareketi ile heyecanlandım ve mühim bir şey görme edasıyla ilerledim (depar attım). Black Travelly sürüsü ve deli bir sayıydı, hemen aralarına daldık, mükemmeldi. Uzun süre bizi terketmeyip daireler çizdiler. Bu gibi durumlarda çekim yapmayı falan ikinci plana atıp, zevkine varıyorum. Bir baracuda veya travelly sürüsünün arasında süzülmenin zevki, bu duyguyu nasıl anlatabilirim bilmiyorum. Black travelly’leri terkettikten sonra Yolanda Reef’te görüş çok iyi değildi, bolca giant moray gördük. Başka gruptaki bir dalıcı bana gizlenen bir giant moray’i işaret etti, bir tülrü kafasını gizlemekten vazgeçmiyordu. Sonunda paletimle hafifçe dokunmak zorunda kaldım, pozisyon değiştirmesini sağlamak için. Dalış sonrası da bu yaptığım hareket için oldukça pişman oldum. Dalış sırasında balıkları rahatsız eden ya da onları bunaltan dalgıçlar kadar sinir olduğum başka bir şey yokken, onlar gibi davranmayı kendime yakıştıramadım. 2 tane crocodile fish gördüm. Zararsız olan bu timsah balıkları benden ve kameramdan pek hoşlanmıyorlar, herkes benimle dalga geçiyor, çünkü en hareketli Timsah balığı görüntüsünü hep ben yakalıyorum. Normalde kameraya uyur pozisyonda poz veren bu balık, sıra bana gelince kaçacak delik arıyor. Bir aşağı bir yukarı cirit atıyoruz, sonuçta hareketli bir timsah balığı daha ilgi çekiyormuş öğrendim. Dalışın sonu yine glassfishler ile bitti. Yine mutluluk, yine mutluluk... Her Shark&Yolanda dönüşü beni burda bırakır mıısınız diyorum. Buraya aşığım, duvar açığındaki snapper, travelly, baracuda ve batfish sürüleri. Kesinlikle eğer bröve dereceniz ve dalış tecrübeniz yetiyorsa burada reef açığında dalış yapın. Bazen baracuda sürüsü yaklaşırken, sanki bir reef’e yaklaşırmış gibi hissediyor insan... Eğer tekneyi kapatmış bir grupsanız, gittiğiniz dalış merkezine erken saatte dalış yapmak istediğinizi belirtin ve sabah erken yola koyulup, dalgıç kirliliğine karışmayın. Benim genelde şahit olduğum eğer 8,5 gibi limandan yola çıkarsanız, ilk dalışınız Shark&Yolanda ise bir de reef açığında dalış yapmayacaksanız sıkıcı bir dalgıç kalabalığına karışacaksınız. Bu yüzden böyle bir durumda ben ikinci dalışın Shark&Yolanda olmasını tercih ederim. Belki her şey benim şansımdı , fakat ben öğle saatlerinde yaptığım dalışlarda genelde daha fazla balığa rastlamışımdır. Fakat hiç kimse inkar edemez ki bu bölgenin best dalış saati early bird’dür. Fotoğraf ve video için ışık açısından kötü bir saat olsa da, sadece ve sadece zevk ve tutku için yapılması gereken bir dalış... Burada yapılacak bir gece dalışı ise benim tercihlerim arasında hiçbir zaman yer almayacak bir seçenek... Henüz o kadar çılgın değilim.

You Might Also Like

0 comments

Popular Posts

Like us on Facebook

Flickr Images

Subscribe