Bir Francis Ford Coppola vardı, o da ülkemizden geçip gitti, hemen ertesi hafta Kevin amcamızın da ülkemize gelmesiyle, Coppola türk televizyonların'da yaratması gereken etkiyi yaratamadı…Haliyle sizler de Coppola’nın türk yemeklerine bayıldığı dışında pek bir ÅŸey görüp-duyamadınız.
Bugün bloÄŸun gündemi Coppola deÄŸil, sadece Coppola’nın anlık bir tepkisiyle, kalbimde taht kurmasının da etkisyle yazılması gereken bir yazı. Ä°ki hafta önce Cinemania’nın konuÄŸuydu kendisi ve ben montaj sırasında adamın aÄŸzından çıkan her kelimeyi mecburen ezberlerken, birden Coppola sinirlenip de, masada fanus içinde duran bir goldfish için “goldfish dying there, i feel terrible” demesiyle, en son bir ecnebi için yaptığım“I love youuu Hagi, I love youuu Hagi” tezahuratımdan sonra, yeni bir ecnebi için vuku buldu ve “I love youuuuu Coppo, I love youuuu Coppoooooo”demeler içinde buldum kendimi...
Ne saçmalıyor bu diye kafanızda soru iÅŸaretleri oluÅŸmadan, konunun özüne geçelim. Ä°nsanoÄŸlu’nun dekor niyetiyle hayvan besleme sanatının bir ürünü olan fanuslar içinde beslediÄŸiniz Türkçe adıyla “Japon Balıkları”; sizin bu dekoratif süsleme-besleme hobiniz nedeniyle telef olmaktadırlar. Siz onların ömürleri kısa zannedip, aman ne çabuk ölüyor bunlar be demekle yetinirken, onlar cinayete kurban gitmektedirler.
Bir dahaki sefere fanusunuzu kafanızın sığacağı büyüklükte alarak, (illa para harcamak istemiyorsanız bu deney için, paÅŸabahçe maÄŸazalarına gidebilirsiniz laboratuvar niyetine) kafanıza geçiriniz ve dünyaya 3-5 dakika öyle bakınız. Bu deneyden sonra anlayacağınız gibi balıklar bu fanusun içinde en iyisinden ÅŸaşı olmakla beraber, en kötüsünden ölmektedirler. Fanus’un matematik ÅŸekli itibariyle de , üst tarafların gitgide darlaÅŸması bu balık için berbat bir durumdur. Bu güzelim balığın hareketleri suda titreÅŸimlere neden olduÄŸu için bu titreÅŸimler dışbükey camda tekrar balığa yansıyarak balık yan çizgisinden sürekli kendi yankısını alır. Bu da balıkta strese ve sonuç ta hastalıklara karşı direncini azaltır. Japon balıkları temiz suya ve oksijene çok düşkündürler ve bu yüzden filtresi olan bir akvaryuma ihtiyaç duyarlar.
Ä°yi bakıldığı takdirde ortalama 25 yıl yaÅŸayabilen bu balığı dışbükey camlara tıkmaktan vazgeçmek için sebebimiz az deÄŸil. Son olarak; Japon balığı olarak adlandırdığımız bu balığın latince adı “Carassius auratus”, ingilizce adı “Gold fish”. Türkiye’deki adı japon balığı olmasına raÄŸmen bu balığın vatanı Japonya deÄŸil, Çin.