hakkında aleyhine dava sonuçlanmamasının sebebi davaların halen devam etmekte olması olan, 1999 depreminde tanklarından 6 bin akrilonitril sızan firmadır. bu olay için dava açan kiÅŸilerde, kanser hastalığı sebebiyle dava açmış olup, tabipler odası tarafından da bölgedekilerin kansere yakalanma oranlarındaki artış doÄŸrulanmıştır. ayrıca halkın birkaç kendini bilmezin galeyanına gelmesinden çok daha fazlası vardır ki, çevreye ve insan hayatına zararlı atıkların tankerlerinden sızmasıdır. bu küçümsenecek, hafife alınacak bir durum deÄŸildir. insanların kendi tapulu bölgelerin de bile, doÄŸaya zararlı atıkların bırakılmasını hoÅŸ görebilecek, fazla önemsenmeyecek bir mesele olarak görmek; hayatı , insan yaÅŸamını ve doÄŸayı basite almak demektir. yine belirtmek lazım ki, bu felaketin sonunda bedeli düşen evlerin deÄŸerini yükseltmek gibi bıdı bıdılardan fazlası fazlası vardır, altınkum sitesi'nde hayatını kaybeden insanlar olmuÅŸtur.haaa ÅŸunu da unutmamak lazım ki, aksa bu felaketten sonra tüm duyarlılığını göstermiÅŸ, aÅŸağıda bir örneÄŸi bulunan, komedi filmlerine malzeme olacak türden bir anlaÅŸmayı bölgedeki insanlara imzalatmış bulunmaktadır. "ben aÅŸağıda imzası bulunan ismail elbi, 17 aÄŸustos 1999 tarihinde meydana gelen deprem nedeniyle, aksa akrilik sanayi a.ÅŸ.'nin yalova mevkiinde sanayi bölgesinde ÅŸirket yetkilileri tarafından tüm tedbirler alınmış, gereken bütün dikkat ve itina gösterilmiÅŸ olmasına raÄŸmen vukuuna mani olunamayan çiftliÄŸimde meydana gelmiÅŸ ve gelebilecek ÅŸu anda tespit edilmiÅŸ olan veya tespit edilemeyen tüm kayıp, zararlarıma karşın 300.000.000 tl. aldığımı, bundan böyle hiçbir manevi ve maddi tazminat talebinde bulunmayacağımı, iÅŸbu zararla ilgili olarak hiçbir dava ve yasal yola baÅŸvurmayacağımı, bu hususta her türlü hak ve alacaklarımı almış olduÄŸumu ve aksa akrilik kimya sanayii a.ÅŸ.'yi ve yöneticilerini deprem dolayısıyla hiçbir kusur ve kasıt bulunmaksızın yol açtığı, meydana gelen veya gelebilecek zararlardan dolayı ibra ettiÄŸimi beyan ve kabul ederim."insan hayatının, para-pul-iÅŸ-din-dil-ırk-statü-bok-püsür'den daha önemli olduÄŸunun çoktan unutulduÄŸu bir düzende, aksa'da ki felakete -ne olmuÅŸ canım, kaza iÅŸte... 3-5 kiÅŸi ölmüş, dünyanın sonu mu, diye bakmanın gayet doÄŸal olacağı gibi, 2005 yılında da iso tarafından en iyi çevre ödülünü alması da doÄŸal karşınlanmalı, tepki gösterilmemelidir, di mi efendim!!!insanların hakkında hiçbir ÅŸey bilmediÄŸi bir kurum hakkında, demek ki istanbul tabip odası da bir ÅŸey bilmiyormuÅŸ ki, deprem raporunda aynen ÅŸunlar yazmış :17 aÄŸustos aksa kazasi saÄŸlık açısından alınması gereken önlemler, çıkarılan dersler bilindiÄŸi gibi; 17 aÄŸustos marmara depreminden etkilenen önemli sanayi kuruluÅŸlarından biri de yalova-topçular arasında kurulu bulunan aksa akrilik kimya ve san. a.ÅŸ.’dir. birinci derece deprem bölgesinde 1968 yılında kurulan ve 1984’de de ruhsatlı olarak tam kapasite ile üretime geçen aksa’nın deprem bölgesinde inÅŸası ve depremde ortaya çıkabilecek zararlar öngörülmeden faaliyetine baÅŸlayıp devam etmesi; yaÅŸadığımız çevre felaketinin en önemli nedenidir. akrilonitril’in hem yüksek düzeyde yanıcı-patlayıcı bir madde hem de kanserojen olması nedeniyle, hammadde olarak depolandığı aksa, birinci sınıf gayrisıhhi müessese sınıfına girmektedir. bu tip iÅŸletmelerin ruhsatlarını saÄŸlık bakanlığı’ndan aldıkları düşünülürse 1984 yılında, yıllardır ruhsatsız çalışmakta olan aksa’ya hiçbir koruma bandı olmadığı halde saÄŸlık bakanlığı’ndan çalışma ruhsatı verilmesi yaÅŸadığımız kazaya ve ardındaki çevre felaketine davetiye çıkarmıştır. 1971 yılından 1990 yılına kadar çevresinde koruma bandı olmadan faaliyette bulunan fabrikaya bu tarihten sonra yapılan koruma bandının da kazanın olumsuz sonuçlarını engellemede ne derece baÅŸarılı olduÄŸu deprem sonrası açığa çıktı. kazadan sonra hayvanlar öldü, bitkiler kurudu, insanlar sızıntıdan ciddi boyutlarda etkilendi. saÄŸlık açısından uzun dönemde açığa çıkacak zararları ise önümüzdeki aylar-yıllar içinde göreceÄŸiz. iÅŸletmenin yaptığı açıklamalara göre; depremin etkisiyle üç akrilonitril tankında oluÅŸan hasar sonucu 6400 ton madde çevreye yayılmıştır. deprem anında baÅŸlayan sızıntı; bölgede yaÅŸayan tüm canlıları ve bitki örtüsünü etkilemiÅŸ, akut zehirlenme tablolarına neden olmuÅŸtur. bölgede yaÅŸayan yurttaÅŸlar, depremden sonraki yirmibirinci saatte bölgeden uzaklaÅŸmışlardır. aksa yetkilileri, deprem gecesi 24.00-08.00 vardiyasında çalışan işçilerin saÄŸlık durumu hakkında ayrıntılı bir açıklamayı henüz yapmamıştır. depremi takiben iki hafta içinde, daha önce ciddi bir saÄŸlık problemi olmadığı söylenen zeki aydın, cemile tezer, melahat kaypak, necla uysal, ahmet nalbant ve zühtü mallı adlı yurttaÅŸlarımızın ani ölümlerinin akrilonitrile baÄŸlı olup olmadığı mutlaka araÅŸtırılmalı, bu ölümlerin nedenleri aydınlatılmalıdır. akrilonitril sızıntısı sonucunda bölgede yaÅŸayan insanlarda -kendi ifadeleri ile- ortaya çıkan belirtiler ÅŸunlar olmuÅŸtur: deride kaşınma ve yanma, gözlerde yanma ve sulanma, göz kararması, denge kaybı, boÄŸaz-burunda yanma ve aÄŸrı, seste kısıklık ve kalite kaybı, solunum yollarında tahriÅŸ, hırıltılı solunum, kuru öksürük, dudaklarda morarma, karın aÄŸrısı, bulantı-kusma, kanlı ishal. dünyada bugüne kadar yapılmış bilimsel araÅŸtırmalara göre akrilonitril ile temasta kısa süre içinde ortaya çıkan akut etkiler ÅŸunlardır: • solunması halinde yorgunluk, halsizlik, solunum yollarında tahriÅŸ, baÅŸaÄŸrısı, baÅŸ dönmesi, mide bulantısı, kusma, titreme, solunum zorluÄŸu ve denge kaybına neden olur. • deri ve göz ile temas durumunda kaşıntı, kızarıklık, acı ve bulanık görmeye neden olur. • yutulması halinde ise baÅŸaÄŸrısı, karın aÄŸrısı, bulantı, kusma, ishal ve halsizlik ortaya çıkar. • akrilonitrile yüksek dozlarda maruz kalan kiÅŸilerde akut akciÄŸer ödemi ve ölüm görülmektedir. • akrilonitril ile temas sonrasında uzun dönemde ortaya çıkan kronik etkiler ise ÅŸunlardır: • kanserojenik etki • teratojenik etki (doÄŸumsal anormallikler yapıcı etki) • mutajenik etki (genlerde hasar) • tiroid bezi ve endokrin sistem hastalıkları • immun sistemin baskılanmasına baÄŸlı hastalıklar sonuç, öneriler ve yapılması gerekenler 1- dünyada bugüne kadar yapılmış olan bilimsel araÅŸtırmalar incelendiÄŸinde akrilonitrilin teratojen ve kanserojen etkilerinin bulunduÄŸu, uzun dönemli etkilerinin ortaya çıkabildiÄŸi kolaylıkla anlaşılmaktadır. aksa örneÄŸinin dünyada bu boyutlardaki ilk kaza olması; geleceÄŸe yönelik belirsizlikleri arttırmaktadır. konu geçiÅŸtirilemeyecek boyutta ve son derece ciddi bir halk saÄŸlığı sorunudur. 2- 17 aÄŸustos sonrası fabrikanın çevresinde yaÅŸayan insanların akut akrilonitril intoksikasyonuna (zehirlenme) maruz kaldıkları anlaşılmaktadır. kiÅŸilerin ifadeleri ve ortaya çıkan bulgular bu zehirlenmeyi destekler niteliktedir. bu zehirlenme; özellikle, ilk 21 saatte çok yoÄŸun olarak gerçekleÅŸmiÅŸtir. kazanın üzerinden üç ay geçmesine karşın bölgede yaÅŸayan insanların bazı ÅŸikayetlerinin halen devam etmesi ve saç dökülmesi, zayıflama gibi ek yakınmaların ortaya çıkması bölgede bir durum tespiti ve gerekirse tedavilerin baÅŸlanması açısından biran önce geniÅŸ bir saÄŸlık taramasını zorunlu kılmaktadır. bu görev öncelikli olarak saÄŸlık bakanlığı’na düşmektedir. saÄŸlık bakanlığı’nı ve çevre bakanlığı’nı duyarsızlıklarını telafi etmeye davet ediyoruz. 3- varolan araÅŸtırmalar; saÄŸlık taramasının uzun süredir aksa’da çalışan işçilere de uygulanmasını gerekli kılmaktadır. 4- yapılacak bir saÄŸlık taramasının ardından akrilonitrilden etkilenmiÅŸ çocuklar, gebeler ve yaÅŸlılar baÅŸta olmak üzere tüm bireyler; saÄŸlık açısından ileriye dönük olarak izlenmelidir. yapılan araÅŸtırmalar sonucunda; akrilonitrille çok büyük olasılıkla iliÅŸkili olduÄŸu ortaya çıkarılan kanserler, gen hasarları, doÄŸumsal anomaliler ve diÄŸer önemli hastalıkların erken tanısı ve önlenmesi ancak bu ÅŸekilde mümkün olabilir. 5- birinci derece deprem bölgesinde bu tür tehlikeli bir maddenin depolanması ve üretimde kullanılması amacıyla aksa akrilik kimya ve san. a.ÅŸ.’ye 1984 yılında çalışma ruhsatı veren tüm yetkililer hakkında gerekli yasal ve idari soruÅŸturma biran önce açılmalıdır. 6- bölge halen olası bir deprem açısından risk altındadır. bu nedenle bu risk azalana-ortadan kalkana kadar aksa’daki akrilonitril depoları boÅŸaltılmalı, akrilonitril deprem açısından risk içermeyen bir bölgeye taşınmalıdır. 7- bu örnekten yola çıkarak; olası bir yeni marmara depremini de gözönüne alarak bölgede insan ve çevre saÄŸlığı için ciddi boyutta zararlı olduÄŸu bilinen kimyasalları üreten-üretimde kullanan tüm fabrikalar için benzer önlemler vakit yitirilmeden alınmalıdır. 8- tüm bu iÅŸlemlerin gerçekleÅŸmesi için bölgenin temel saÄŸlık hizmetleri altyapısı gözden geçirilmeli, desteklenmeli ve güçlendirilmelidir. 9- yapılacak bir saÄŸlık taramasının ardından gerekebilecek tedavi süreçleri biran önce baÅŸlatılmalıdır. bu ve benzeri kazalar ile çevresel saÄŸlık sorunlarını incelemek üzere istanbul tabip odası’nda oluÅŸturulan çevre saÄŸlığı çalışma grubu’nun baÅŸlatmış olduÄŸu incelemeye; saÄŸlık bakanlığı, çevre bakanlığı, üniversitelerin ilgili birimleri ile ilgili tüm kuruluÅŸların en kısa sürede katılmasını ve sorumluluklarını yerine getirmesini talep ediyor ve bekliyoruz. saygılarımızla, istanbul tabip odasi - çevre için hekimler derneÄŸi
Yine Kızıldeniz yolu göründü, aslında babamın sağlık sebepleri (Bypass ameliyatı oldu) nedeniyle yolcluğumu iptal edecektim. Fakat Yılbaşı sonunda iş başlıyor. Televizyon ile olan kısa süreli ayrılığıma son verme kararı aldım. Bu iki aylık kısa süreli ayrılıkta anladım ki, dalış sektöründe Türkiye'de mutlu olamam. Bizim televizyonda yaşadığımız dakiklik (senelerin canlı yayın deneyimi), dalış ticareti şirketlerinde maalesefki yok. Ben ki çok kuralcı olmayan, yaydım çayıra, mevlam bayıra(bkz: atasözünü piç etmek)mantığıyla iş yapan biri olmama rağmen, sonuçlar bu. Zaten şu aşamada önemli olan yaz'a kadar (ne yazmış, biri geçti, şimdi ikincisini bekliyorum) para biriktirip, Sharm'a gitmek. Sean'ın Türkiye'de çalışması imkansız gibi. Sonumuz ne olacak bilmiyorum. 1 aylık aralıklarla kaldığımda Sharm El Sheikh'teki hayatım gayet güzel. Fakat İstanbul'dan uzun süreil bir ayrılık neler getiri bilemiyorum. Televizyonun gürültüsünü özler miyim?? Aslında orada yapacağım meslek şimdiki mesleğime yakın," Videographer" olmak . Bir tekneye biniyorsun. Dalmak için gelen turistlere, Merhaba ben çiğdem,dalış sırasında videonuzu çekmemi ister misiniz? 60 Euro (grup olduğunda 40 euro oluyor) fiyatı diyip, cevaplarını bekliyorsun. İlk dalışı grupla yapıp, dalgıçları çekiyorsun, ikinci dalışı tek yapıp, dalgıçları çekiyorsun. Teknede laptop'ta montajını yapıp, dvd şeklinde teslim ediyorsun. Şu ana kadar 5 kez paralı çekim yaptım. Altıncısını bu bayram yapacağım.
Bu tatilim biraz mutsuz geçecek. Çünkü Jack'ten sonra Charlie'de evi terketti. Sean'ı çok suçlamak istemesemde, tek sebep o. Geçen Kasım Sean sitede bir yavru kedi buldu ve eve getirdi.(Çor çirkin bir şey) Adını Jackie koydum. Öyle yaramaz (hatta daha doğru kelime olarak piç'i kullanacağım)ki, ortalığı ayağa kaldırıyor. Benim güzel Charlie'm kıskandı, aslında Charlie kıskanmaz, sadece öyle üzüldü ki, ben İstanbul'a döndükten sonra Sean, Jackie ile KFC yerken Charlie'ye yakalandı ve Charlie evi terketti. Şimdi Sharm'da daha da yalnız olacağım. Her gün bana eşlik eden Charlie olmayacak. Bu berbat bir şey...
Bunun dışında filtre siparişi verdim,adres olaraK Dive Africa'nın adresini verdim, böylece Filtre Sharm'da elime geçecek. Şimdilik 15 Ocak'a kadar oradayım. Eğer Tamer abiler iş başlıyor diye aramazlarsa kalmaya devam edeceğim. Bunun dışında hayatımda başka hiçbir gelişme yok. Dönüşümde sizlere köpek balığı maceraları anlatamayacağım, çünkü hava soğuk, 22 derece su sıcaklığı olacak. Yine de bu sıcaklıkta belki Ras Mohammed'te white tip reef shark görebilirim. Bu da maceralık bir şey olmaz. Hammerhead'leri yaza kadar görmek zor. Geçtiğimiz Ocak'ta Sharm dalışlarım canlı bakımından güzel geçmişti. Turtle ve Shark göremesemde. Sadece Ocak ayının tek kötü yanı, Thistlegorm dalışları benim için çekilmez olacak. Evde yalnız kalmak istemediğimden gitmek zorunda kalacağım. Geceleri öyle soğuk oluyor ki, ayrıca dalga çekilmez oluyor, akıntı desen öyle...Ocak Ayında Local bölgelerde bile akıntı halatı kullanmak zorunda kalınabiliyor. Akıntıyı sevmememin tek nedeni, kamerama hakim olmaya çalışmak.
Umarım herşey yolunda gider. Cep telefonumdan bana ulaşamazsınız, ama mail atabilirsiniz. Ayrıca dua edin Charlie ve geri dönsün. Hala umudumu kesmedim.
Bu tatilim biraz mutsuz geçecek. Çünkü Jack'ten sonra Charlie'de evi terketti. Sean'ı çok suçlamak istemesemde, tek sebep o. Geçen Kasım Sean sitede bir yavru kedi buldu ve eve getirdi.(Çor çirkin bir şey) Adını Jackie koydum. Öyle yaramaz (hatta daha doğru kelime olarak piç'i kullanacağım)ki, ortalığı ayağa kaldırıyor. Benim güzel Charlie'm kıskandı, aslında Charlie kıskanmaz, sadece öyle üzüldü ki, ben İstanbul'a döndükten sonra Sean, Jackie ile KFC yerken Charlie'ye yakalandı ve Charlie evi terketti. Şimdi Sharm'da daha da yalnız olacağım. Her gün bana eşlik eden Charlie olmayacak. Bu berbat bir şey...
Bunun dışında filtre siparişi verdim,adres olaraK Dive Africa'nın adresini verdim, böylece Filtre Sharm'da elime geçecek. Şimdilik 15 Ocak'a kadar oradayım. Eğer Tamer abiler iş başlıyor diye aramazlarsa kalmaya devam edeceğim. Bunun dışında hayatımda başka hiçbir gelişme yok. Dönüşümde sizlere köpek balığı maceraları anlatamayacağım, çünkü hava soğuk, 22 derece su sıcaklığı olacak. Yine de bu sıcaklıkta belki Ras Mohammed'te white tip reef shark görebilirim. Bu da maceralık bir şey olmaz. Hammerhead'leri yaza kadar görmek zor. Geçtiğimiz Ocak'ta Sharm dalışlarım canlı bakımından güzel geçmişti. Turtle ve Shark göremesemde. Sadece Ocak ayının tek kötü yanı, Thistlegorm dalışları benim için çekilmez olacak. Evde yalnız kalmak istemediğimden gitmek zorunda kalacağım. Geceleri öyle soğuk oluyor ki, ayrıca dalga çekilmez oluyor, akıntı desen öyle...Ocak Ayında Local bölgelerde bile akıntı halatı kullanmak zorunda kalınabiliyor. Akıntıyı sevmememin tek nedeni, kamerama hakim olmaya çalışmak.
Umarım herşey yolunda gider. Cep telefonumdan bana ulaşamazsınız, ama mail atabilirsiniz. Ayrıca dua edin Charlie ve geri dönsün. Hala umudumu kesmedim.